Kütahya ve çevresindeki en eski yerleşim izleri Paleolitik Çağ'a aittir. Ancak, bölgenin asıl tarihi, Hititler ile başlar. Hitit İmparatorluğu'nun ardından Frigler, Lidyalılar ve Persler bölgeye hakim olmuştur. Antik dönemde Kütahya'nın adı "Kotiaeion" idi ve bu isim, "Kotys'in kenti" anlamına gelmekteydi.
Roma İmparatorluğu'nun ardından Bizans İmparatorluğu'nun egemenliğine giren Kütahya, bu dönemde de önemli bir merkez olmuştur. Hristiyanlık'ın yayılmasıyla birlikte şehirde birçok kilise inşa edilmiştir.
1071 yılında Malazgirt Zaferi'nin ardından Türkler Anadolu'ya girmeye başlamış ve Kütahya ve çevresi de Türk egemenliğine girmiştir. 13. yüzyılda kurulan Germiyan Beyliği'nin başkenti olan Kütahya, bu dönemde önemli bir kültür ve ticaret merkezi olmuştur. Daha sonra Osmanlı İmparatorluğu'na katılan Kütahya, bu dönemde de gelişmeye devam etmiştir.
Osmanlı döneminde Kütahya, önemli bir sancak merkezi olmuş ve birçok tarihi eser inşa edilmiştir. Çini ve seramik üretimiyle ünlü olan Kütahya, bu dönemde önemli bir sanat merkezi haline gelmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasının ardından Kütahya, il statüsünü kazanmıştır. Günümüzde Kütahya, önemli bir sanayi, ticaret ve kültür merkezi olarak gelişmeye devam etmektedir.
Kütahya'nın tarihi zenginlikleri, şehri ziyaret edenlere geçmişin derinliklerine yolculuk yapma imkanı sunmaktadır. Kütahya'nın tarihi yerlerinden bazıları şunlardır: